...::KEREMCEM ANA SAYFA::...
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

...::KEREMCEM ANA SAYFA::...

keremcem fun club
 
AnasayfaGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 oyuncularla yapılan rapörtajlar

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
merve_35
Moderatör
Moderatör
merve_35


Kadın
Mesaj Sayısı : 30
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 03/09/08

oyuncularla yapılan rapörtajlar Empty
MesajKonu: oyuncularla yapılan rapörtajlar   oyuncularla yapılan rapörtajlar Icon_minitimeCuma Eyl. 05, 2008 10:53 pm

oyuncularla yapılan rapörtajlar
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
merve_35
Moderatör
Moderatör
merve_35


Kadın
Mesaj Sayısı : 30
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 03/09/08

oyuncularla yapılan rapörtajlar Empty
MesajKonu: Geri: oyuncularla yapılan rapörtajlar   oyuncularla yapılan rapörtajlar Icon_minitimeCuma Eyl. 05, 2008 10:54 pm

atv'nin 'Elif' dizisinde oynayan İpek Yaylacıoğlu diziseverler için tanıdık bir yüz... Daha önce 'Ihlamurlar Altında ve 'Senden Başka'da rol alan oyuncu "Sadece gençlere değil her yaş grubuna hitap ediyorum" dedi..

atv'nin yaz ekranında beğeniyle izlenen dizisi 'Elif'te rol alan İpek Yaylacıoğlu performansıyla adından söz ettiriyor. Aslında o, diziseverlerin yakından tanıdığı bir yüz... Daha önce 'Ihlamurlar Altında' ve 'Senden Başka' adlı yapımlardaki başarısıyla da konuşulan 24 yaşındaki oyuncu, dizilere reklam sektöründen transfer olmuş.



Bunun kendisi için büyük avantaj olduğunu belirten Yaylacıoğlu, "Setlere reklam filmlerinde rol alarak alıştım. Benim için büyük avantaj oldu" diyor. Genç oyuncu 'Ihlamurlar Altında' dizisinin Arap ülkelerinde gösterilmesiyle, bu ülkelerden de büyük ilgi görmüş.

* Biraz kendinizden bahseder misiniz?
1984 İstanbul doğumluyum. İstanbul Bilgi Üniversitesi Reklamcılık Bölümü'nden 2006'da mezun oldum. İlk defa 5 yaşında reklamlarda oynayarak kamera karşısına geçtim. O zamandan beri çeşitli reklam filmlerinde rol alıyorum. Dizi oyunculuğu kariyerim ise 3 yıldır sürüyor.

* Başka sanat dallarıyla da ilgilendiğinizi duyduk...
Oyunculukla birlikte fotoğrafçılık ve tasarımla da ilgileniyorum. Bu yolla, kendimi konuşarak yapabileceğimden daha iyi ifade edebiliyorum sanırım.

* Şimdiye kadar hangi dizilerde oynadınız?
'Ihlamurlar Altında' adlı dizide Nalan karakterini, 'Senden Başka'da Rüya'yı oynadım ve şu anda atv'de yayınlanan 'Elif' dizisinde Melek'i canlandırıyorum.

* Oynadığınız karaktere gelen tepkiler nasıl?
Gelen tepkiler olumlu. Melek karakterinin bana uyduğunu söylüyorlar. Ancak bazıları da 'Senden Başka'daki Rüya gibi kötü karakterleri daha iyi oynadığımı düşünüyor.

* Aldığınız en ilginç tepki neydi ve kimdendi?
Yönetmenimin oyunumu beğenip ağlaması ve set ekibinin alkışlaması aldığım en güzel ve onur verici tepkiydi.

* Peki siz gerçekte nasıl bir karaktersiniz?
Her insan gibi bende de hem Rüya, hem Melek var. Rüya gibi şiddetle sahiplenen, Melek gibi iyi niyetli biriyim.

ARAPLAR'DAN İLGİ VAR
* Reklamlardan oyunculuğa geçiş avantaj mı, dezavantaj mı?
Kısa süreli prodüksiyonlar olması nedeniyle, reklam filmi çekimleri set ortamına ve kurallarına alışılması açısından bence büyük bir fırsat. Bu yüzden reklamla başlamanın bir avantaj olduğunu düşünüyorum.

* Gelecek planlarınız neler?
Yurtdışında kurslara katılarak tasarım konusunda kendimi geliştirmek istiyorum. Ve fırsat buldukça yıllardır görmek istediğim ülkelere gitmeyi planlıyorum.

* Yurtdışına açılma hedefiniz var mı?
Son zamanlarda 'Ihlamurlar Altında' dizisinin Arap ülkelerinde yayınlanmaya başlanması ile de o ülkelerden büyük bir ilgi görüyorum. Aslında özellikle gençlere hitap ettiğimi düşünmüyorum. Her yaş grubuna eşit mesafedeyim.

Kötü karakterleri mi yoksa iyileri mi canlandırmak hoşunuza gidiyor?
'Ihlamurlar Altında' dizisindeki Nalan ve 'Elif' dizisindeki Melek karakteri için olumlu tepkiler alıyorum. 'Senden Başka'daki Rüya, kötü bir karakter olması nedeniyle oldukça sert tepkiler alıyordu. Bu yorumlar oyunculuk açısından doğru yolda olduğumu gösteriyor çünkü bu heyecanlı tepkiler oynadığım karakterleri inandırıcı kılabildiğimi bana hissettiriyor.

Kendinizi feminen mi buluyorsunuz yoksa maskülen mi?
Feminen olduğu kadar maskülen taraflarım da var. Feminen tarafım görüntümde, maskülen tarafım daha çok karakterimde ortaya çıkıyor.

* Kendinizi izlerken neler hissediyorsunuz? Eleştirdiğiniz noktalar var mı?
Kendimi ekranda çok sert eleştiriyorum. İzledikten sonra hep daha iyisini yapabileceğimi düşünüyorum.

Kendinizi güzel bulur musunuz?
Evet, çünkü hiç bir fiziksel özelliğimden rahatsızlık duymuyorum. Fiziğimle mutluyum. (gülüyor)

* Peki güzelliğinizin oyunculukta size avantaj sağladığına inanıyor musunuz?
İlk adım olarak güzel olmak tabii ki bir avantaj sağlıyor ancak bu noktadan sonra sorumluluk, disiplin ve yetenek ön plana çıkıyor. Uzun vadede kendini geliştirmeyen oyuncunun güzelliği bir şey ifade etmemeye başlıyor.

Setten arta kalan zamanlarınızı nasıl değerlendirirsiniz?
Fotoğraf ve tasarım alanında çalışmalarım var. Moda fotoğrafçılığıyla ilgili gelişmeleri takip ediyorum. Ayrıca sokak hayvanlarıyla ilgileniyorum.

* Özel tasarımlar yaptığınızı duyduk. Biraz bahseder misiniz?
Yeni çıkacak markam 'Wicked' için şapka, ayakkabı ve giysi tasarımları yapıyorum. Şu aralar yurtdışında çalışan bir grafik tasarımcıyla etiket ve logo üstünde çalışıyoruz. Her şey yolunda giderse sonbahar gibi tasarımlarım satışa çıkacak.

* Fotoğrafçılık konusunda ne aşamadasınız peki?
İki yıldır amatör olarak konseptli moda fotoğrafı çekiyorum. Renkli ve grafiğe yakın fotoğraflar çekmekten hoşlanıyorum.
__________________
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
merve_35
Moderatör
Moderatör
merve_35


Kadın
Mesaj Sayısı : 30
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 03/09/08

oyuncularla yapılan rapörtajlar Empty
MesajKonu: işte keremcemin rapörtajı   oyuncularla yapılan rapörtajlar Icon_minitimeCuma Eyl. 05, 2008 10:55 pm

keremcem repörtaji (hürriyet)



Birinden hoşlandıysam gider köşede otururum

Keremcem, birçok güzelle aşk yaşamasına rağmen utangaçlığını üstünden atamadığını açıkladı.
Hafta Sonu dergisine konuşan genç kızların sevgilisi Keremcem, birçok güzelle aşk yaşamasına rağmen utangaçlığını üstünden atamadığını açıkladı: "Bana ’Bugüne kadar ne yaptınız?’ derseniz, bakmışımdır belki ama ilk gözünü kaçıran ben olmuşumdur. Bir kadından gerçekten hoşlandıysam, ondan bir şeyler beklersem, bir şey yapamam ve gider köşede otururum."

Önce diziyle başlayalım. Diziniz ’Elif’ten ve sizin oynadığınız ’Ahmet’ karakterinden bahseder misiniz?

- ’Elif’i televizyonda seyrederken altında ’romantik komedi’ yazıyor. Ama romantizm daha ağır basmış durumda. İçinde komedi unsurları olsa da bir aşk hikayesi anlatılıyor. Aşk olması için çoğu insanın söylediği gibi bir ulaşılmazlık var tabii ki. Bizdeki imkansızlık biraz farklı. Seyredenler de bunun farkında ki seyrediyorlar, sevdiler. Masum bir yalanla başlayan ama sonra aşka dönüşen, hayatın tekrar onları karşılaştırdığı bir hikáye. Dizideki aşk Ahmet’in şoförünün söylediği yalan üzerine başlıyor.

Siz hiç kimseye yalan söylediniz mi?

- Tabii ki söylemişimdir. Yatılı okulda okudum. Aileme hayatımda ’hiç’ denecek kadar az yalan söyledim. Söylediğim yalanları da yatılı okulda söylemişimdir. Yatılı okul, insanı biraz haylaz yapar. Özgürlük kısıtlanıyor çünkü. Özgürlük kısıtlanırken de o masum yalanlar söyleniyordu tabii ki.


Ne kadar haylazdınız?

- Çok değildim.

Bu arada yeni bir single çıkardınız...

- Bu yaz için hazırlanmış içinde iki tane dans şarkısı; ’Ateşler İçinde’ ve ’Say’ olan bir maxi single. Konserlerde söylüyorum. Bir de dansı var. Klip çekmedik. Sonbahara çıkacak Keremcem albümünün ön hazırlığı, şarkı söylemeyi unutmayayım diye (gülüyor).

Yeni albüm ne durumda?

- Altı şarkıyı kaydettik. Şarkıları düşününce şimdi bile heyecanlanıyorum. Onlar benim yüreğimden kopan şeyler. Şarkılarım benim çok özelim. Ağladığım zamanlarda yaptığım şarkılar var, üç, beş gün evden çıkmayıp yaptığım şarkılar var, iki tane arka arkaya yaptığım şarkı var. Ben buna kusmak diyorum. Birikiyor, sonra bir anda ortaya çıkıyor. Dizi ve müzik çalışmasına ara verdiğim dinlenme dönemi -ki ben ona ’nadas dönemi’ diyorum- işte o dönem gerçekten işe yaradı ve çok sevdiğim yedi, sekiz tane şarkı yaptım. Beni tam olarak ifade eden, samimi ve müzikal olarak da bence değerli.

Eğlenmeyi sever misiniz? Nasıl eğlenirsiniz?

- Eğlenmeyi kim sevmez. Ama benim için kulüp kulüp gezmek eğlenmek değil. Bu zamanlarda en büyük eğlencem Bodrum’da olan ailemin yanına gitmek. Fiziksel olarak birbirimizden ayrı olduğumuz için beni annemin yanında görmeniz lazım. Annemin koynunda, koltukaltında yatan, babasını öpen, koklayan, ablasına sarılan birisiyim. Tam bir ana kuzusu durumu. Çok ayrı olduğum için onları çok özlüyorum.

ÇOK UTANGACIM

Bugüne kadar sevdiğiniz kadın için yaptığınız en çılgınca şey neydi?

- Hatırlamıyorum. Çılgınca lafı kulağa sürpriz gibi geliyor. Sürprizi emrivaki olarak gören bir insan olduğum için pek sürpriz taraftarı değilimdir. Bana sürpriz yapılmasını sevmem.

Hiç kötü bir sürpriz mi yapıldı?

- Yooo. Hiç değil. Kırmızı çizgilerimden biri emrivakidir, sürpriz de ona dahildir. Biraz monoton gelebilir size ama nefret ederim sürprizlerden.

Size yaptıkları en büyük sürpriz neydi? Kızdınız mı?

- Kızmadım. Tesadüfen kızmadığım bir şey. Kız arkadaşım doğum günümde çok sevdiğim insanları bir araya toplamıştı. Ortaokuldan, liseden, Ankara’dan arkadaşlarım gelmişti. Bana yapılan en büyük sürpriz diyebilirim. Kafamı her çevirdiğimde "Yok artık sen de mi buradasın?" dedim.

Hoşunuza gitti mi?

- Gitti. Çünkü manasız birini çağırmamıştı (gülüyor).

Siz bir kadını tavlamak için neler yaparsınız?

- Ben çok utangacım. "Bugüne kadar ne yaptınız?" derseniz, bakmışımdır belki, ilk gözünü kaçıran ben olmuşumdur. Kadınlarla ilişkilerim hep düzgündür, kendime güvenli davranırım da, gerçekten hoşlandıysam o kadından ve bir şeyler beklersem, bir şey yapamam ya, gider köşede otururum. Bir çizgi filmde seslendirme yaptınız ama dizilerde sizi başkası seslendiriyor. Neden? En önemlisi zamansızlık. Çünkü dizi ile birlikte ikisini yapmak hakikaten çok zor bir şey.

Hiç mi zamanın yok, üç saati ayıramıyor musun?

- Tabii ki ayırırım. Bazen üç gün arka arkaya konserim, dört gün de setim oluyor. Sete zor yetişiyorum. Eee, seslendirmeye gidemedim. Böyle bir ciddiyetsizlik olamaz. O riske ve o strese dayanabileceğimi sanmıyorum. Bir de dublaj çok başka bir şey. Diziyi sesli çekmeyi tercih ederdim. Çünkü o anda o sahneyi oynarken sesinizin tonunu ne dublaj yapan dublaj sanatçısı ne kendiniz stüdyoya girdiğinizde verebiliyorsunuz. Bir de Umut (Tabak) çok fazla kişiyi seslendiriyor ama beni bir farklı seslendiriyor. Benim dudaklarım büyüktür. Bazı yerlerde onun da öyle konuştuğunu hissediyorum.

Sevgilim yok

Şu anda bir sevgiliniz var mı?

- Yok.

Evlenmeyi düşünüyor musunuz? Anneler genelde çocuklarını sıkıştırırlar, bir an önce evlenmelerini isterler; çünkü kendileri de torun sahibi olacaklardır.

- Ablam 10 yıldır evli. Çocuk yapmadılar, öyle tercih ettiler. Ben çocuk seviyorum. Evlenecek olursam çocuk yaparım. Biraz önce konuştuk oyuncu arkadaşlarla. Memleket sorunları, susuzluk, kuraklık. Büyük bir cesaret ister. İnsan kötülük yapar gibi hissediyor çocuğunun geleceğini düşünerek. 2013’de dünya yok olacak deniliyor. Şimdi
çocuk yapmalı mı, yapmamalı mı? Kavramdan ve istekten bahsediyorsanız, çocuk çok seven biriyim. Benim çocuğumun olması fikri beni delirtiyor. Şu anda kavram olarak her şey çok güzel ama zamanı gelmiş değil.

Eşiniz sanat dünyasından olabilir mi?

- Ben aşık olduğum sürece her şey, herkes olabilir. Kalp ve aşk devreye girdiyse benim için özgürlüğün sınırı yoktur.

Bilardo yüzünden üniversiteye giremedim

Biraz eskilere gidelim. Bilardo ile aranız nasıl? Çünkü ilk sene üniversiteye bilardo merakı yüzünden girememişsiniz.

- Çok yetenekli bir adam değilimdir. Yeni öğrendiğim şeyleri çok kısa zamanda yapamam. Mesela bir dönem bowling oynadım, skorlarım 60-70’lerde geziyordu arkadaşlarım 110-120 yaparken. Sonradan açıldım.

Hırs mı yapıyorsunuz?

- Hırs yapmıyorum. Çok kısa zamanda öğrenemiyorum. Bilardo da öyle oldu. Bir senemi aldı öğrenmem (gülüyor). Çok zevkli bir iş bilardo. Üniversiteye daha çok eğilmem gereken zamanda ben ne yazık ki bilardoya merak salmıştım.
__________________
[Sadece kayitli uyeler linkleri gorebilirler. ]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
merve_35
Moderatör
Moderatör
merve_35


Kadın
Mesaj Sayısı : 30
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 03/09/08

oyuncularla yapılan rapörtajlar Empty
MesajKonu: işte yasemin allen'in rapörtajı   oyuncularla yapılan rapörtajlar Icon_minitimeCuma Eyl. 05, 2008 10:55 pm

yasemin allen repörtaji



Suna Yıldızoğlu'nun 18 yaşındaki kızı Yasemin Allen, Türkiye'ye yerleşti.
Ünlü kozmetik markası L'Oreal'in geçen yıl düzenlediği "yeni yüz"yarışmasında finale kalan Suna Yıldızoğlu'nun 18 yaşındaki kızı Yasemin Allen, Türkiye'ye yerleşti.

İngiliz asıllı oyuncu Suna Yıldızoğlu'nun yıllardır yaşadığı Avustralya'da yaşayan ve orada "Turkish delight"* (Türk lokumu" başlıklarıyla gazetelere haber olan Yasemin Allen, Türkiye'ye gelir gelmez yapımcıların gözdesi oldu.
Yaklaşık 7 yıldır Avusturalya'da yaşayan, annesinin kesin dönüş yapması üzerine de peşine takılıp
İstanbul'a gelen Allen, "Avustralya çok güzel bir ülke, ama orada bulunduğum her gün Türk insanını özledim" diyor.
Yasemin Hanım, öncelikle hoş geldiniz diyeyim. Kaç yıldır Avustralya’daydınız?

- Teşekkürler... Avustralya’ya 11 yaşında gittim ve tam 7 yıl orada kaldım.
n Kendinizi bambaşka bir kültürün içinde bulduğunuzda neler hissettiniz peki?
- Ben İlkokul 5’e kadar Türkiye’deydim. Tüm arkadaşlarımla da iyi geçiniyordum.
Orada kendime çocuk olmayı tekrar öğretmek zorunda kaldım. İnsani açıdan biraz soğuklar
... Orada bulunduğum her gün Türk insanını özledim.
n Yanlış duymadıysam, orada oyunculuk eğitimi almışsınız... Doğru mu?
- Evet... Ben liseyi Avustralya’da okudum. Sinema bölümündeydim ve oyunculukla ilgili derslerim de vardı. Kamera arkasında çalışmak istiyor ve ona göre bir eğitim almayı hayal ediyordum. İstediğim üniversiteyi de kazandım. Ancak belli bir süre sonra Avusturalya’dan sıkıldığımı anladım.
n Kamera arkasında çalışmak istediğinizi söylüyorsunuz ama Türkiye’ye kısa bir süre önce dönmüş olmanıza rağmen oyunculuk teklifleri almaya başlamışsınız. Hayır mı diyeceksiniz bunlara?
- İkisini de yapabilmeyi çok isterim aslında... Ben sanat dallarının tamamıyla ilgiliyim.
n Neden orada kalmayı tercih etmediniz?
- Yaklaşık üç aydır annemle oturup konuşuyoruz. Türkiye’de pratik yapma imkanım var.
Şu anda zaten üniversitedeki yerim de belli... İstediğim zaman gidip okuyabilirim yani....
Bu anlamda bir sıkıntı çekmeyeceğim. Avusturalya’da oyuncu olmak veya bu yaşta kamera arkasına geçmek çok zor.
- Suna Yıldızoğlu: Türkiye’de tecrübe ve para kazanma imkanı varken, neden senelerce kendisini zorlasın ki? Kısa metrajlı filmleri var, zaten üniversiteye de onlarla girdi. Ama burada başarılı işlere imza atarsa kocaman bir CV ile dönecek.
n Anneler, genelde "aman, yanlış bir karar vermesin" endişesiyle kızlarını biraz kısıtlarlar.
Sizin böyle bir kısıtlamanız olmadı mı hiç?
- S.Y: Benim kararımın doğru olacağını nereden bilebiliriz ki? Ben 50 yaşında çok yanlış kararlar veren kadınlar tanıyorum. Bu durumda kalkıp da kızımın hayatını yönlendiremem. Benim yaptığım bir şeyi hata olarak görmesi daha üzücü olur.
Tabii ki kendi hatalarıyla mücadele ederken onu yalnız bırakmam. Yaralarını da sarıp, destek olurum, yine de karışmam. Yasemin’e ben değil Cem Yılmaz örnek oldu.
Yasemin Hanım, meslek olarak oyunculuğu seçmenizde annenizin etkisi nedir?
- Y.A: Aslında pek yok...
- S.Y: Cem Yılmaz’ın daha büyük bir etkisi var. Bir gün bana "Anne sen filmlerinde hep ölüyorsun"
dedi. Ben de ona "Türk sineması çok değişti" diyerek Cem Yılmaz’ın "G.O.R.A" filmini izlettim.
"Aaa, ne kadar güzelmiş" dedi. Ben de kendisini çok beğeniyorum.
- Y.A: Küçüklüğümden beri çok film seyrediyorum. Oyunculuk yeteneği bende de varsa bundan gurur duyarım.

Bir yıl garsonluk yaptım

n Liseden sonra okula bir yıl ara verdiniz. O dönemde Suna Hanım Türkiye’ye dönmüştü üstelik. Siz neler yaptınız tek başınıza orada peki?
- Y.A: Biraz para kazanırım düşüncesiyle garsonluk yapmaya başladım.
Ama param bir yerden sonra yetmemeye başladı. Belli bir süre Türkiye’ye dönüp kafamı dinlemek istedim, ama bu tatil tamamen geri dönüşüm oldu. Tek başına yaşamak, özellikle garsonluk yaparken çok zormuş.
n Yanınızda Hayko Cepkin albümü var...
- Y.A: Evet, kendisini çok severim. İlk dinlediğim andan itibaren hakkında araştırma yapmaya başladım. Müzikle çok ilgili biriyimdir. Müzik kulağımın çok iyi olduğunu düşünüyorum.
__________________
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
oyuncularla yapılan rapörtajlar
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
...::KEREMCEM ANA SAYFA::... :: ...:::DİZİLER:::... :: --Elif-
Buraya geçin: